Polifenoller bitkisel kaynaklı olup, antioksidan özelliğe sahip biyoaktif bileşiklerdir. Yiyecekler üzerinde renk, lezzet, koku bakımından etkilere sahiptirler. Çoğunluğu bitkilerin metabolitleridir. İnsanlar ve hayvanlar üzerinde yapılmış birçok çalışma sonucunda polifenollerin kardiyovasküler hastalıklara karşı koruyucu etkileri olduğuna ulaşılmıştır.
Doğal polifenol kaynakları; meyve, sebze, tahıllar, çay gibi birçok bitki ve gıdalardır. Meyveler arasından üzüm, yaban mersini, mango ve turunçgillerin polifenol içeriği yüksektir. Sebzelerden ise börülce, soya fasulyesi, brokoli, tatlı patates yaprağı polifenol kaynaklarından sadece birkaç tanesidir. Çoğunlukla polifenollerden zengin gıdalar; çay, şarap, soya ve meyvelerdir.
Polifenoller, yaşa bağlı hastalıkların, kanserin ve kalp hastalıklarının önlenmesi ve tedavisi bakımından önemli etkilere sahiptir. En önemli fonksiyonları, serbest radikallerin ortadan kaldırılması, lipit oksidasyonunun azaltılması gibi antioksidan özellikleridir. Birçok çalışma sonucu, polifenollerin antioksidan etkisini kanıtlayıcı niteliktedir.
- Üzümden oluşturulan fenolik içeriği zengin bir ekstraktın, bir grup sağlıklı birey üzerindeki antioksidan işlevleri kısa ve uzun vadede araştırılmıştır. Çalışma sonuçları, polifenollerin yağ oksidasyonunu azaltarak antioksidan etkiye sahip olduğunu göstermiştir. Bununla birlikte, bir diğer araştırma sonucunda polifenollerin bireydeki LDL kolesterol düzeyinde azalmaya yol açtığına ulaşılmıştır.
- İnsanlarda yaban mersini tüketiminin, hastalarda inflamasyonu azalttığına yönelik bulgular mevcuttur.
Polifenoller çoğunlukla, antioksidan, antikarsinojenik, antimikrobiyal, antialerjik ve antienflamatuar etkilere sahiptir. Aynı zamanda diyabet ve obezite gibi metabolik hastalıklara karşı önleyicidirler. Polifenollerin etkileri, vücuttaki biyoyararlanımlarının sağlanma derecesiyle de ilişkili olmaktadır. Soğanda yer alan ve kersetin glikozitleri olarak adlandırılan bileşenlerin, çay veya elmada yer alanlardan daha iyi emiliyor olması buna bir örnektir. Pek çok klinik çalışma sonucunda, kırmızı şarap tüketiminin oksidatif stres ve kalp damar hastalıkları riskini azalttığına ulaşılmıştır. Yapılan bir diğer çalışma ise, günlük 3-6 bardak çay (genellikle siyah) tüketiminin, kardiyovasküler hastalıkların oluşturduğu ölüm riskini azalttığını göstermiştir. Uzun süreli olarak hayvanlar üzerinde sürdürülen bir çalışma sonucunda ise, yeşil ve siyah çayların LDL/HDL oranı ve antioksidan durumu üzerinde olumlu etki ederek, aterosklerozu azaltıcı olduğu görülmüştür.
Yaban mersini tüketiminin, çocukluk zamanında fazla kiloya sahip bireylerde inflamasyon ve oksidatif stres üzerinde etkili olarak kardiyovasküler hastalıklardan korunmayı sağlayabileceğine ulaşılmıştır. Bununla birlikte, zeytinde yer alan polifenollerin, LDL’nin oksidasyonu bakımından sahip olduğu antioksidan özelliğinin, günde 10 mg tüketim ile ortaya çıkardığı bilinmektedir.
- Ceviz ve badem gibi polifenol içerikli besinleri barındıran bir öğünün sağlanmasına yönelik yapılmış bir çalışma sonucunda, plazmadaki polifenol miktarının ve antioksidan etkinin artarak, plazmadaki lipit peroksidasyonu olayının azaldığı görülmüştür.
Polifenollerin yararları yalnızca antioksidan etkisiyle sınırlı kalmayıp, gıdayı koruyucu etkileri de bulunmaktadır. Buna ek olarak, siyah ahududu tohumu özünün yağ oksidasyonunu azaltıcı ve yağ asitleri üzerinde koruyucu etkisinin araştırıldığı bir çalışma sonucunda, n-3 doymamış yağ asitlerinin bozulmasını büyük ölçüde önleyici olduğuna ulaşılmıştır.
Polifenollerin başlıca faydalarından bir diğeri de, kanseri önleyici olmasıdır. Ağız, mide, duodenum, kolon, karaciğer, akciğer, deri veya meme bezi üzerinde antikanser etkileri bulunmaktadır. Polifenollerden biri olan proantosiyanidin adlı bileşenlerin, meme kanserinde rol oynayan tümör hücrelerinin gelişimini durdurucu etkide bulunduğuna ulaşılmıştır.
Polifenoller bakımından iyi bir kaynak olan meyveler, antosiyanin adlı bileşenlerden zengin olup; anti-kanserojen etkiye sahip besinlerdir. Bununla beraber, zengin polifenol kaynaklarından bir diğeri olan yeşil çayın da kanseri önleyici etkilerini ortaya koyan birçok kanıt yer almaktadır.
Son dönemde yapılmış çalışmalar, yeşil çayın erkeklerde görülmekte olan prostat kanserini önleyici özelliği bulunduğunu göstermiştir. Yeşil çayda en fazla bilinen biyoaktif bileşenin kateşin olmasıyla birlikte, gallik asit adlı bileşenin de DNA hasarını önleyici etkide bulunarak, kolon kanserine karşı koruyucu etki oluşturduğuna ulaşılmıştır.
Yahfoufi , N., Alsadi , N., Jambi , M., & Matar, C. (2018). The Immunomodulatory and Anti-Inflammatory Role of Polyphenols. Nutrients, 1-2-3.
Li, A.-N., Li, S., Zhang, Y.-J., Xu, X.-R., Chen, Y.-M., & Li, H.-B. (2014). Resources and Biological Activities of Natural Polyphenols. Nutrients, 6021-6022-6023-6024-6025-6026.