Yaşlanma, anne karnından yaşamın sonuna dek geçen sürece denmektedir. Hayat boyunca oluşan ancak hastalıklar sebebiyle olmayan fizyolojik ve bedensel değişikliklerdir. WHO (Dünya Sağlık Örgütü) yaşlı tanımı için bireyin 65 yaş ve üzerinde olması gerektiğini belirtmektedir. Yaşlılık dönemlerini ise; 65–74 yaş arasını ‘geç yetişkinlik’, 75–84 yaş arasını ‘yaşlılık’ ve 85 ve üzeri yaşları ise ‘ileri yaşlılık’ dönemi olarak sınıflandırmaktadır.
Yaşlılığın normal seyrine bağlı olarak, beden anatomisinde, organlarda ve fonksiyonlarında çeşitli değişiklikler ortaya çıkmaktadır. Ayrıca bedensel ve çevresel etmenler sebebiyle yaşayış tarzında değişiklikler olabilmektedir. Misal olarak, eş kaybına bağlı olarak yalnız kalma, sosyal yaşamda azalmalar, maddi yönden yetersizlik örnek verilebilir.
Yaşlılıkta Beslenmenin Önemi
Beslenmenin; yaşlılık ile ortaya çıkan çeşitli hastalıkların tedavisi, önlenmesi veya geciktirilmesinde etkinliği bilinmektedir. Yaşlanma ile birlikte bireylerin hastalık, sakatlanma ve enerji ihtiyacı artma gösterebilmektedir. Özellikle enerji harcamasını arttıran bu gibi durumlarda beslenme yetersizliklerinin oluşması kronik beslenme yetersizliği de denilen bir sorunu ortaya çıkarmaktadır. Kişilerin yetersiz beslenmesi, hastalıkların görülme sıklığını (kronik hastalıklar başta olmak üzere) ve hastalıklar sebebiyle mortalite oranını yükseltmektedir.
Hastalıklar, ilaç kullanımı, asosyal yaşam tarzı, fizyolojik ve psikolojik değişiklikler yaşlılıkta beslenmeyi etkileyen başlıca unsurlardır. Yaşlılıkla birlikte doğal olarak ortaya çıkan bu değişiklikler, bireyin dikkat etmesi gereken birkaç temel unsur ile daha rahat ve kontrol altında geçirilebilmektedir. Bu unsurlar ise, düzenli fiziksel aktivite, sigara – alkol kullanımının kısıtlanması/kaldırılması ve kişinin ihtiyaçlarına uygun beslenmenin planlanarak uygulanabilmesidir. Bununla beraber, özellikle yaşlanma ile görülme sıklığı artan başta şeker/insülin intoleransı ve hipertansiyon olmak üzere kardiyovasküler hastalıklar ve böbrek/karaciğer hastalıklarında kişinin beslenmesinin çeşitli kriterlere göre özelleştirilmesi/kısıtlanması gerektiği unutulmamalıdır.