Hipertansiyon, kardiyovasküler olayların risk faktörünü arttıran ciddi bir toplum sorunu olup, tansiyon yüksekliği olarak bilinmektedir.
- Dünya sağlık örgütüne göre; hipertansiyon, önlenebilir ölüm sebeplerinde birinci sıradadır.
Hipertansiyon Kriter ve Sınıflandırması Nedir?
Hemen hemen tüm rehberlerde hipertansiyon için kriter; sistolik kan basıncının 140 ve/veya diyastolik kan basıncının da 90 mm Hg üzerinde olmasıdır.
Hipertansiyon sınıflandırmasına baktığımızda ise, Ortak Ulusal Komite’ye (JNC) göre:
- Normal kan basıncı; sistololik <120 mmHg ve diyastolik <80 mmHg,
- Prehipertansiyon; sistolik 120-139 mmHg veya diyastolik 80-89 mmHg,
- Evre 1 hipertansiyon için; sistolik 140-159 mmHg veya diyastolik 90-99 mmHg,
- Evre 2 hipertansiyon için ise sistolik ≥160 mmHg veya diyastolik ≥ 100 mmHg olarak tanımlanmıştır.
Dünyada ve Ülkemizde Hipertansiyon Sıklığı Nedir?
Dünyada görülme sıklığı artan hipertansiyonun prevelansı, yetişkin nüfusta %26.4 olarak saptanmıştır. Yaklaşık 972 milyon hipertansif hastanın ise, büyük bir çoğunluğunun gelişmekte olan ülkelerde yaşadığı belirtilmiştir.
- Dünya genelinde ileriye dönük tahminlere göre, 2025 yılında prevelansın %29.2’e çıkarak, 1.56 milyar hipertansif bireyin olacağı öngörülmüştür.
- En eski, ancak izlem süresi en uzun (10 yıl) olan TEKHARF çalışmasına göre; 2003 yılındaki veriler ışığında, Türkiye’de 30 yaş üştü erişkinlerde hipertansiyon prevelansı %33.7 saptanmıştır. Çalışmanın izlem süresi boyunca görülen bir diğer gerçek ise, hipertansiyon ortalamasının her geçen yıl arttığıdır.
Hipertansiyonun Beslenme Tedavisi Nasıl Olmalıdır?
- Bir çalışmada; hipertansiyon tedavisinde, evresine de bağlı olarak, diyet ve alkol kısıtlaması uygulanmasının, diüretik ve ᵝ blokerlere kıyasla 2 kat daha etkin olduğu saptanmıştır. Yeterli kilo kaybı sağlayan hipertansif yetişkinlerin, yaklaşık üçte birinde ilaç tedavisine gerek olmadığı da belirtilmiştir. Çünkü kilo kaybı ile birlikte kan basıncında da; hem sistolik, hem diyastolik azalma görülmektedir.
Hipertansif bireylerde tuz kısıtlamasına gidilirken, beslenmede serbest radikallerin oluşumunu engelleyen ve kan basıncına faydası bulunan; potasyum, kalsiyum ve magnezyumdan yeterli beslenme önerilir. Omega-3 ve posanın arttırıldığı diyet türünde de kan basıncında azalmalar görülecektir. Bunun yanı sıra, DASH (Dietary Approaches to Stop Hypertension) diyeti, ülke beslenme düzenine göre düzenlenip obez bireylerde de kullanılabilir.
DASH Diyeti Nedir?
Hipertansiyonu önlemek için diyetsel yaklaşım (DASH-Dietary Approach to Stop Hypertension), 1990’ların ortasında geliştirilmiş bir tür diyettir.
DASH diyeti, beslenmede genel olarak yüksek miktarda sebze ve meyve, protein, posa, az yağlı süt ürünleri, tam tahıllar, beyaz et, balık içerirken, aynı zamanda kan basıncını düşürücü etki gösteren; potasyum, kalsiyum ve magnezyum minerallerini içeren besinleri barındırmaktadır. Öte yandan doymuş yağ, kolesterol, kırmızı et , tatlı ve şekerden düşük bir beslenme planıdır. Bu tür bir beslenme örüntüsü olan DASH diyeti, insülin direnci ve hipergliseminin tedavisinde olumlu rol oynayıp, tip 2 diyabet ve kardiyovasküler hastalık riskini düşürebilmektedir.
DASH diyeti, toplumların beslenmesine göre düzenlenebilir. Genel olarak DASH diyeti planını bir kalıba sokmak gerekirse;
- Total tahıl alımı ≥ 7porsiyon/gün,
- Tam tahıl alımı ≥ 2 porsiyon/gün,
- Sebze tüketimi ≥ 4 porsiyon/gün,
- Meyve tüketimi ≥ 4 porsiyon/gün,
- Süt ürünleri ≥ 2 porsiyon/gün,
- Et/Tavuk/Balık ürün tüketimi ≤ 2 porsiyon/gün,
- Kuruyemiş ve yağlı tohum tüketimi ≥ 4 porsiyon/gün,
- Yağdan gelen enerji yüzdesi ≤ %30,
- Doymuş yağdan gelen enerji yüzdesi ≤ %10,
- Tatlı tüketimi ≤ 5 porsiyon/gün ve
- Sodyum tüketimi ≤ 1500 mg/gün olarak nitelendirilebilir.
Diyetin Etkilerini Araştıran Bilimsel Çalışmalar
- 17 randomize kontrollü çalışmanın incelendiği bir derlemede; DASH diyetinin kan basıncısını düşürücü etkisi incelenmiştir. Sonuç olarak; DASH diyetinin kan basıncını anlamlı olarak düşürdüğü gözlemlenmiş, hatta bazı çalışmalarda DASH diyetinin, erkeklerde kadınlara kıyasla daha etkili olduğu saptanmıştır. Ayrıca sodyumu düşük ve potasyumu yeterli olan DASH diyetinin de, bu özellikleri sebebi ile hipertansif bireylerde kan basıncına yardımcı olduğu düşünülmektedir.
- PCOS’lu (polikistik over sendromu) olan, kilolu veya obez 48 kadın üzerinde yapılan başka bir çalışmada da; DASH diyetinin; bu bireylerdeki kilo, serum tigliserid, kolesterol ve oksidatif stres etkileri incelenmiştir. DASH diyetinin uygulandığı grupta makrobesinden gelen enerji yüzdeleri: %52 karbonhidrat, %18 protein ve %30 yağ olarak belirlenmiş ve 8 haftalık bir izlem süreci uygulanmıştır. Çalışma sonucunda; DASH diyetinin, bireylerin serum insülin, trigliserit ve VLDL (çok düşük yoğunluklu lipoproteinler) değerlerini önemli ölçüde düşürdüğü, total antioksidan kapasitesi (TAC) ve güçlü bir toksin temizleyicisi olan glutatyon (GSH) seviyelerinde ise önemli ölçüde artış gözlemlenmiştir.
- DASH diyetinin kan basıncına etkisi haricinde, 12-18 yaşları arasında 580 adölesan kız çocuğu üzerinde yapılan bir çalışmada da; bu diyet örüntüsünün bireylerdeki depresyon ve saldırganlık üzerine etkisi incelenmiştir. Çalışma sonucunda; saldırganlık ile DASH diyeti arasında bir ilişki gözlemlenmezken, depresyonda pozitif etkili olabileceği belirtilmiş, istatistiksel anlamlı bir sonuca varılamasa da DASH diyeti ile depresyon arasında büyük ölçüde ters ilişki gözlemlenmiştir.
- Hipertansiyon denilince akla ilk gelen; şüphesiz sodyum mineraliyken, beslenmedeki en büyük kriterlerden biri de sodyum tüketimi olmaktadır. Sodyum kısıtlaması ve DASH diyetinin incelendiği bir çalışma yürütülmüş ve çalışmada hangisinin daha etkili olduğu incelenmiştir. 412 prehipertansiyon ve 1. evre hipertansiyon hastası ve herhangi bir ilaç kullanmayan katılımcılarla yapılan çalışmada sodyumdan kısıtlı diyet, DASH diyeti (sodyum kısıtlaması olmaksızın) ve ikisinin birlikte yürütüldüğü bir beslenme protokolü oluşturulmuş, sonuçlar kıyaslanmıştır. Çalışmaya göre; sodyumdan kısıtlı bir diyet de, DASH diyeti de kan basıncının düşürülmesinde etkindir. Ancak, sodyumdan kısıtlı bir DASH diyetinin, diğer iki beslenme türüne kıyasla daha etkin olduğu ve kan basıncını daha başarılı bir şekilde düşürdüğü istatistiksel olarak anlamlı gösterilmiştir.
Dönmez, İ., Memioğlu, T., & Erdem, F. (2015). Yeni Kılavuzların Işığında Hipertansiyon Tanı ve Tedavisi. European Journal Of Health Sciences , 1 (1), 49-53.
Juraschek, S. P., Miller, E. R., Weaver, C. M., & Appel, L. J. (2017). Effects of Sodium Reduction and the DASH diet in relation to baseline blood pressure. Journal of American College of Cardiology , 70 (23), 2841-2848.
Kara, B., Uzun, Ş., Yokuşoğlu, M., & Uzun, M. (2009). Hipertansiyon Hastalarında İlaç Bilgisinin Kan Basıncını Düşürmek İçin Uygulanan Yöntemlere Etkisi. TAF Preventive Medicine Bulletin , 8 (3), 231-232.
Kaya, A. (2003). Obezite ve Hipertansiyon. Turkish Journal of Endocrinology and Metabolism , 13-21.
Khayyatzadeh, S. S., Mehramiz, M., Mirmousavi, S. J., Mazidi, M., & Ziaee, A. (2018). Adherence to a Dash-style diet in relation to depression and aggression in adolescent girls. Psychiatry Research , 259, 104-109.
Rifai, L., & Silver, M. A. (2016). A Review of the DASH Diet as an Optimal Dietary Plan for Symptomatic Heart Failure. Progress in Cardiovascular Diseases , 549.
Saneei, P., Abargouei, A. S., Esmaillzadeh, A., & Azadbakht, L. (2014). Influence of Dietary Approaches to Stop Hypertension (DASH) diet on blood pressure: a systematic review and meta-analysis on randomized controlled trials. Nutr Metab Cardiovasc Dis. , 24 (12), 1253-1261.
Shirani, F., Salehi-abargouei, A., & Azadbakht, L. (2013). Effects of Dietary Approaches to Stop Hypertension (DASH) Diet on some risk for developing type 2 diabetes: A systematic review and meta-analysis on controlled clinical trials. Nutrition , 29, 939.