Bruselloz, Brusella‘nın neden olduğu bakteriyel bir hastalıktır ve doğal koşullarda insanlardan hayvana geçen bir halk sağlığı hastalığı olarak tanımlamaktadır. Yıllık görülme oranı milyonda 0,3 vaka arasında değişmektedir. Bazı gelişmiş ülkelerde endemik bölgede, yani o bölgeye özgü alanda milyonda 1000 kişide brusella hastalığı görülmektedir.
Bruselloz, pastörize edilmemiş hayvan sütü tüketimi veya enfekte hayvanlarla doğrudan temas yoluyla insanlara bulaşır. İnsandan insana bulaşma; doğrudan, kan transfüzyonu ve cinsel yolla olmaktadır.
- Brusella bakterisinin en yaygın yerleşim yerleri, eklemlerdeki kıkırdak doku ve genitoüriner sistemlerdir. Daha az görülen yerler kardiyovasküler sistem, solunum sistemi, gastrointestinal sistem ve merkezi sinir sistemidir.
Brusella, akut veya kronik bir hastalık olabilmektedir. Brusella hastalığı; sığır, koyun, keçi, diğer geviş getiren hayvanlardan ve domuzlardan bulaşır.
- Son zamanlarda yapılan çalışmalarda; deniz hayvanlarında da brusella riski bulunmuştur ve brusella riski tüketilen deniz ürünlerinden insana bulaşabileceği saptanmıştır.
Brusella hastalığının bir ülkenin ekonomik durumuyla doğrudan ilişkisi vardır. Uzmanlar, aşılama çabalarının hastalığın etkin bir şekilde kontrol edilebilmesi için yeterli olmadığını bildirmektedir. Ancak yine de hastalığı hafifletmek için aşılama teknikleri uygulanmaktadır.
Akdeniz ülkelerinde (bizim ülkemiz de dâhil olmak üzere) brusella enfeksiyonu ilk sıralarda yer almaktadır. Türkiye’de ise hayvan brusellasının görülme sıklığı en fazla koyunlarda olup, her yaş grubunda ve her iki cinsiyette de görülebilen bir hastalıktır.
Brusella etkenleri, besi hayvanlarında önemli ölçüde ekonomik kayıplara yol açmaktadır. Brusella riski taşıyan hayvanların sütü ve etleri ile insanlara bulaştıkları için önemli bir halk sağlığı sorunu haline gelmektedir. Taze, pastörize olmamış bulaşıcı süt ve süt ürünlerinin tüketilmesi, hastalığın belli bir bölgede seyrettiği ülkelerde en çok rastlanan bulaşma yollarından biridir. Türkiye’de özellikle kırsal kesimlerde yaşayan insanların çiğ sütten yaptığı süt ve süt ürünleri, krema ve tereyağı önemli enfeksiyon kaynağı oluşturmaktadır. Bu konuda halkın bilinçlendirilmesi ve önlem alınması gerekmektedir.
- İyi kalite ve sağlığı tehdit etmeyecek şekilde, tereyağı, krema, kremşanti gibi süt ürünlerinin elde edilebilmesi için, teknolojik yöntemin iyi bilinmesi, üretim esnasında hijyenin ve sterilizasyonun eksiksiz, düzenli bir şekilde yerine getirilmesi ve çalışanlara da bu konuda eğitim verilmesi gerekmektedir.
Osteoartiküler bruselloz, başta Orta Doğu, Akdeniz bölgesi ve Orta ve Güney Amerika olmak üzere birçok bölgede önemli bir halk sağlığı sorunu olarak ortaya çıkmaktadır.
Brusella; nörolojik, kalp ve karaciğere de etki ederek hastalık oluşuma sebep olabilmektedir.
- Yapılan bir çalışmada; brusellalı hastaların %47’sinin osteoartiküler komplikasyon yaşadığı ortaya konmuştur.
Hastalığın başlangıcında veya hastalığın seyri esnasında bazı belirtiler ortaya çıkmakta ve bunun üç klinik belirtisi görülmektedir. Klinik belirtileri; atardamar tıkanıklığı, sakroilit ve spondilittir. Aralarında en yaygın olanı ise atardamar tıkanıklığıdır. Atardamar tıkanıklığı belirtileri; ayak bileği, diz, el bileği vb. eklemlerin iltihaplanması ile birlikte şişme, sertleşmeye yol açan hastalıklar ve eklemlerde ağrı gibi artan sıcaklık ve hareketin sınırlanmasıdır. Sakrolit, leğen kemiklerinin birleştiği bölgedeki kemikleri (sakrum ve ilium) tutan ve bu kemiklerde bozukluğa neden olan durumdur. Spondilit ise omurgayı etkileyen; kronik, ilerleyici, ağrılı, sebebi bilinmeyen romatizmal bir hastalıktır. Bu üç hastalık, brusella belirtisi olan yani pastörize edilmemiş sütten yapılan ürünler tüketildiğinde ortaya çıkar.
Fulya TAŞÇI, Ş. K. (2009). Brusella. F.Ü. Sağ. Bil. Vet. Derg. , 5 – 6.
Guillermo H. Giambartolomei, P. C. (2017). Brusella. Frontiers in microbioloy , 1 – 2.
Jonathan Lalsiamthara, J. H. (2017). Brusella. College of Veterinary Medicine, Chonbuk National University , 281.
Yavuz Savas Koca, *. I. (2016). Brusella. The American Society of Tropical Medicine and Hygiene , 73.