Perinatal* beslenme sürecinde, omega-3 ve omega-6 yağ asitlerinin tüketimi, fetüs ve yeni doğan gelişimindeki önemli işlevlerinden dolayı son zamanlarda dikkat çekmektedir.
Yağlar, yüksek enerjiye sahip olmalarının yanı sıra; proteinlerle birleşerek lipoproteinleri oluşturmaları, kan lipit düzeylerinde rol oynamaları ve yapısında yağda çözünen vitaminleri (A, D, E ve K vitamini) bulundurmaları nedeniyle oldukça önemli bir yere sahiptir. Oda sıcaklığında sıvı halde bulunan çoklu doymamış yağ asitleri, insan yaşamının devamlılığı için gereklidir. İnsan vücudunda sentezlenemeyen ve temel yağ asitleri olarak isimlendirilen bu yağ asitleri; omega-3 ve omega-6 olmak üzere iki gruba ayrılmaktadır. EPA* ve DHA’ın* sentezlenmesinde görev alan alfa-linolenik asit, omega-3 yağ asitlerinin kaynağını oluşturmaktadır. Bu yağ asitleri; felç, kanser, kalp-damar hastalıklarının önlenmesi ve enflamatuvar bozukluklarda önemli rol oynamaktadır. DHA ve EPA’nın, nöronların* yenilenmesine yardımcı olup, retina* ile beyin hücrelerinin çoğalmasına katkı sağladığı bilinmektedir. Nöronlarda DHA seviyesinin düşmesi durumunda; hafıza kaybı, depresyon, görme bozuklukları ve şizofreni gibi problemler ortaya çıkabilmektedir.
Omega-6 yağ ve omega-3 asitleri; deniz algleri tarafından sentezlenmekte ve bu alglerin plankton ve diğer küçük deniz hayvanları tarafından tüketilmesi halinde, bu canlıların vücutlarına yerleşerek besin zincirine katılması sağlanmaktadır. Balıklardaki yağ asit kompozisyonu ve yağ oranı; vücut bölgeleri, tür, avlama mevsimi, beslenme ve cinsiyet gibi çeşitli faktörlere bağlı olarak farklılık göstermektedir. Yağ miktarı %1-20 arasında değişiklik gösterebildiği gibi, omega-3 yağ asidi miktarı da balık türüne göre farklılık göstermektedir. Özellikle derin siyah etli olanlarda ve deniz balıklarında yağ asidi miktarı daha yüksektir. Kültür balıklarında bu oran biraz daha düşük olmasına karşın; somon, ton balığı, uskumru, sardalye gibi balıklar omega-3 yönünden oldukça zengindir.
Fetüs Üzerine Etkileri
Fetal beyin gelişimi; hamileliğin ikinci yarısından başlayarak, yaşamın ilk 2 yılına kadar devam etmektedir. Gebelik boyunca, fetüsün beyin ve retina gelişimi için; anneden bebeğe omega-3 yağ asitlerinin geçişi olmaktadır.
- Beyinde DHA birikiminin doğumdan sonra devam ettiği ve 2-4 yaş arasında ortalama 4 g birikim olduğu bilinmektedir. Bu nedenle gebelik boyunca omega-3 yağ asidi gereksiniminin arttığı düşünülmektedir.
Hamilelik döneminde, doymamış yağ asitlerini tüketmek bebek sağlığı için önemlidir. DHA, fetüsün normal gelişimine katkı sağlayarak, retinanın %30-60’ının ve beyin zarının %15- 20’sinin oluşmasına yardımcı olmaktadır. Omega-3 yağ asitlerinin tüketilmesi ile; düşük, prematüre* bebek ve erken doğum risklerinin büyük ölçüde azaltılabileceği düşünülmektedir. DHA içeren besinleri almayan bir annede, yüksek kan basıncı ve doğum sonrası depresyon gibi olumsuzluklar görülebilmektedir. Hamileliğin özellikle son 3 ayında, anneden bebeğe önemli ölçüde omega-3 yağ asitleri iletilmektedir. Bu dönemde anne adayının bol miktarda balık tüketmesi önerilmektedir.
- Dünya Sağlık Örgütü; hamile kadınların ilk üç ay günde 50 mg, daha sonraki dönemde ise 160 mg’dan daha fazla yağ asidi tüketmeleri gerektiğini önermektedir.
Omega-3 yağ asitlerinin, hem fetüs hem de annenin sağlığı üzerine etkilerini değerlendirmek amacıyla birçok çalışma yapılmıştır.
- Yapılan bir araştırmaya göre; hamilelik sırasında yüksek balık tüketiminin, bebekte görsel tanıma hafızası ve sözel zeka skorunu arttırdığı görülmüştür.
- Başka bir çalışmada; anneler 2 gruba ayrılarak, balık yağı ve zeytinyağı takviyesi yapılmıştır. Balık yağı takviyeli gruptaki annelerin bebeklerinin, zeytinyağı takviyesi yapılan gruba kıyasla, kordon kanında daha yüksek DHA ve EPA seviyelerine sahip olduğu görülmüştür. 2,5 yaş grubunda değerlendirildiğinde ise; balık yağı takviyeli gruptaki çocukların, zeytinyağı takviyeli gruptaki çocuklara göre daha yüksek göz ve el koordinasyonu puanları aldığı tespit edilmiştir.
- Bir başka araştırmada; deniz ürünleri tüketimi olmayan annelerden doğan çocukların, 7 yaşın üzerindeki davranış sorunları ve erken gelişim testlerindeki yetersiz sonuçlara ilişkin en büyük riske sahip oldukları görülmüştür.
- Balık yağı ve kontrol kapsülü alan gebelerin katılımıyla gerçekleştirilen bir çalışmada ise; özellikle yağ asidi takviyesinin intrauterin* büyüme kısıtlaması ve gebeliğe bağlı hipertansiyon üzerindeki etkileri araştırılmış, ancak 2 grup arasında anlamlı bir fark gözlenmemiştir.
- Yukarıda özetlenen çalışmaların sonuçları tutarsız olsa da, bazı kanıtlar; hamilelik sırasında yüksek omega-3 yağ asidi alımının, belirgin yan etkiler olmaksızın, gebelik süresini uzatabileceğini ve bebeğin sağlığını olumlu etkileyeceğini düşündürmektedir. Pediatrik bir bakış açısıyla, bu durum olumlu bir sonuç olarak görülmektedir.
Gebelik Depresyonu
Hem bebeğin, hem de annenin sağlığını etkileyen ve sık görülen ruhsal bir bozukluk olan gebelik depresyonu; psikolojik, genetik, biyolojik, hormonal ve çevresel faktörlere bağlı olarak gelişebilmektedir. Gebelik depresyonunu etkileyebileceği düşünülen bir başka faktör ise, omega-3 yağ asididir.
Gebelikte depresif belirtiler ve depresyon görülme oranı %12-36 arasında değişmektedir. B6 ve B12 vitamini, çinko ve magnezyum minerallerinin yeterince alınmasının; serotonin hormonu üzerinde pozitif etki oluşturarak, depresyonun önlenmesine yardımcı olduğu düşünülmektedir. Hamilelik sırasında veya postpartum* dönemde, depresyonun önlenmesinde veya tedavisinde, omega-3 yağ asitlerinin etkinliğini destekleyen kontrollü çalışmalardan elde edilen veriler azdır. Aşağıda bazı ilgili çalışmalar özetlenmiştir:
- Perinatal depresyonların önlenmesi ve tedavisine yönelik omega-3 yağ asidi kullanımıyla ilgili yapılan bir klinik araştırmada; omega-3 yağ asidi kullananlarda, kullanmayan gruba göre anlamlı düzeyde daha az depresif belirtiler saptanmıştır.
- Depresyonlu gebe kadınlar arasında yapılan bir çalışma; omega-3 kullanan gebelerin, kullanmayanlara göre daha düşük depresyon skorları ve daha yüksek klinik yanıt oranları rapor etmiştir.
- Başka bir çalışmada; EPA ve DHA takviyesi kullanan gebelerin, depresif semptomları gösterme oranının %50 daha az olduğu tespit edilmiştir.
- Yapılan farklı bir çalışmada ise; gebe kadınların gebelik sonrası depresif belirtiler göstermesi ile balık tüketimleri arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır.
- Gebelik depresyonunun önlenmesi veya omega-3 yağ asidi takviyesini önermek için kesin bir sonuç yoktur. Fakat, anne ve bebeğe olan pozitif etkilerinden dolayı tüketilmesi önerilmektedir.
Omega-3 yağ asitleri yaşam için şarttır. Hamilelik sırasında, özellikle beyin ve gözlerde fetal büyümeyi desteklemek için, omega-3 gereksiniminin normalin üstüne çıkması muhtemeldir. Hamile kadınların, haftada iki kez balık ve deniz ürünleri tüketilmesi önerilmektedir. Mutlak risk düşük olsa da, daha fazla tüketmek civa toksisitesi riski taşıyabilmektedir.
EPA: Eikozapentanoik asit
DHA: Dokozapentanoik asit
Nöron: Sinir hücresi
Retina: Gözün en iç tabakası, ağ tabaka
Prematüre: Vaktinden önce, erken doğmuş bebek
İntrauterin: Rahim içinde bulunan
Postpartum: Doğum sonrası
Kaya, Y., Duyar, H. A., Erde, M. E., “Balık Yağ Asitlerinin İnsan Sağlığı İçin Önemi”, E. Ü. Su Ürünleri Dergisi, 2004, Cilt 21, 4, 365-370.
Çakmakçı, S., Tahmas Kahyaoğlu, D., “Yağ Asitlerinin Sağlık Ve Beslenme Üzerine Etkileri”, Türk Bilimsel Derlemeler Dergisi, 2012, 5(2), 133-137.
Gebauer, S. K., Psota, T. L., Harris, W. S., Kris-Etherton, P. M., “N-3 Fatty Acid Dietary Recommendations And Food Sources To Achieve Essentiality And Cardiovascular Benefits”, American Society For Nutrition, 2006, 83(1), 1526s-35s.
Koletzko, B., Lien, E., Agostoni, C., Böhles, H., Campoy, C., Cetin, I., Decsi, T., Dudenhausen, J., Dupont, C., Forsyth, S., Hoesli, I., Holzgreve, W., Lapillonne, A., Putet, G., Secher, N., Symonds, M., Szajewska, H., Willatts, P., Uauy, R., ” The Roles Of Long-Chain Polyunsaturated Fatty Acids İn Pregnancy, Lactation And İnfancy: Review Of Current Knowledge And Consensus Recommendations”, J. Perinat. Med., 2008, 1(36), 5-14.
Coletta, J. M., Bell, S. J., Roman, A. S., “Omega-3 Fatty Acids And Pregnancy”, Revıews In Obstetrıcs & Gynecology, 2010, 4(3), 163-171.
Makrides, M., Gibson, R. A., Mcphee, A. J., Yelland, L., Quinlivan, J., Ryan, P., “Effect Of DHA Supplementation During Pregnancy On Maternal Depression And Neurodevelopment Of Young Children”, American Medical Association, 2010, 304(15), 1675-1683.
Yeşilçiçek Çalık, K., Aktaş, S., “Gebelikte Depresyon: Sıklık, Risk Faktörleri Ve Tedavisi”, Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar, 2011, 3(1), 142-162.
Golding, J., Steer, C., Emmett, P., Davis, J. M., Hibbln, J. R., “High Levels Of Depressive Symptoms İn Pregnancy With Low Omega-3 Fatty Acid Intake From Fish”, Epidemiology, 2009, 20(4), 598-603.
Jensen, C. L., (2006) “Effects of n3 fatty acids during pregnancy and lactation”, Am J Clin Nutr, 83(1), 1452S-1457S