Yağda eriyen vitaminlerden birisi olan D vitamini, aynı zamanda hormon işlevi de görmektedir.
Yeterli D vitamini alımı; kemik, kalsiyum ve fosfor metabolizması için çok önemlidir. Kalsiyumun kemiklere taşınmasına yardımcı olur. Ayrıca, sinir sistemi, bağışıklık ve bazı hormonların düzenlenmesinde görev alır. En fazla D vitamini içeren besinler; balık, karaciğer ve yumurta sarısıdır. Fakat, biyolojik olarak aktif değildir. Bu nedenle, D vitamini alımı için güneşten faydalanmak gerekir.
D Vitamini Düzeyleri Nelerdir?
25 (OH) vitamin D’nin kandaki seviyesine bakılarak vitamin D’nin vücuttaki yeterliliği değerlendirilmektedir.
- 20 ng/mL’nin altındaki seviyelerde D vitamini eksikliği,
- 21-29 ng/mL arasında olduğunda ise D vitamini yetersizliği,
- 30 ng/mL’den yüksek ise yeterli (önerilen aralık 40-60 ng/mL) D vitamini düzeyidir.
- 150 ng/mL’nin üzerindeki seviyeler ise D vitamini zehirlenmesi olarak kabul edilmektedir.
D Vitaminin Hastalıklarla İlişkisi
Son yıllarda yapılan çalışmalarda; düşük D vitamini düzeyinin; kanser, kardiyovasiküler hastalıklar, metabolik sendrom, multipl skleroz ve diyabet gibi otoimmün hastalıkların insidansını arttırdığı bulunmuştur.
- D vitamini eksikliği çocuklarda raşitizme neden olmaktadır.
Kafa kemikleri yumuşar ve eğrilir, dişler geç çıkar. Eklemlerde şişkinlik görülür, geniş alın ve şişkin göbek dikkat çeker. Raşitizmi önlemek amacıyla, hamilelik sürecinde annenin sağlıklı beslenmesi ve D vitaminini önerilen düzeyde alması en etkili yoldur.
- Yetişkinlerde D vitamini eksikliği ise osteomalaziye yol açmaktadır.
Osteomalazide kemikler yumuşaktır. Kalsiyum ve fosfor değerleri düşüktür. Sık doğum yapan, güneşten yararlanamayan, yetersiz beslenen kadınlarda görülen bir hastalıktır. D vitamininin ve kalsiyumun yeterli alınması osteomalazi riskini azaltabilir.
D Vitamini Eksikliği İçin Riskli Gruplar Kimlerdir?
- Kemik ile ilgili hastalığı olan kişiler (osteomalazi, osteoporoz, vs.),
- D vitamini metabolizmasını etkileyen ilaç tedavisi gören kişiler (antikonvulsant, glukortikoidler, AIDS),
- Koyu tenli kişiler, çocuklar, yaşlılar, obezler,
- Gebe ve emzikli kadınlar, D vitamini için risk gruplarını oluşturmaktadır.
D Vitamini Eksikliğinin Önlenmesi İçin Ne Yapmalıyız?
Ülkemizde ve dünyada çok yaygın olan D vitamini eksikliğini önlemek için; temel kaynak olan güneşten yeterince faydalanmalıyız. Eller, kollar ve yüz bölgesiyle güneş ışığının direk teması gereklidir. Pencere veya cam arkasından D vitamini sentezi gerçekleşmemektedir.
Haftada 2-3 defa, 5-15 dk güneşte kalmak yeterlidir. Daha uzun süre kalacaksanız eğer, güneş kremi kullanmalısınız. Güneşten yeteri kadar faydalanılmıyor veya eksikliği söz konusu ise; hekim önerisiyle D vitamini takviyesi kullanılabilir.
Holick, M., (2014, Ekim 7), ”Cancer, sunlight and vitamin D”, Journal of Clinical & Translational Endocrinology, 179-186.
Bouillon, R., & Carmaliet, G., (2018, Temmuz 7), ”Vitamin D and the skeleton”, Current Opinion in Endocrine and Metabolic Research, 1-6.