Besinlerin Hazırlanması ve Saklanmasında Dikkat Edilmesi Gerekenler!

Toplumumuzda besinlerin hazırlanması, pişirilmesi ve saklanması işlerinden büyük ölçüde kadınlar sorumludur. Ev hanımları, genel olarak yemekleri pişirirken çorbaların üzerine yağ yakıp dökme, yumurtayı haşlama, sebzeleri kızartarak pişirme, makarnayı haşlayıp daha sonra haşlama suyunu dökme, pilavda pirinci kavurma gibi yöntemlere başvurmaktadır.

Hazırlama ve pişirme sırasında yapılan hatalı uygulamalar, besin değeri kaybına neden olmaktadır. Örneğin; ülkemizde, özellikle yaz aylarında, sebzelerin yağda kızartılarak tüketilmesi oldukça yaygındır.

Besinlerin Hazırlanması

Sebze ve Meyvelerin Hazırlanması:

Sebzeleri hazırlama ve pişirme esnasında, çok fazla besin değeri kaybı oluşmaktadır.

Kurubaklagillerin Hazırlanması:
Pişirmedeki en önemli amaç, sindirimi kolaylaştıran tripsin enziminin görevini engelleyen anti-tripsinin yok edilmesidir. Bu sayede sindirim kolaylaşacak, besin değeri yükselecektir.

Etlerin Hazırlanması:

Yumurtanın Hazırlanması:

Yiyeceklerin kıvamını arttırmak, besin değerini yükseltmek için kullanılan yumurtanın; pişirme süresi arttığında, sindirilebilirliği azalmaktadır. Bu nedenle, fazla pişirilmiş veya kızartılmış yumurtalar; daha uzun sürede ve zor sindirilir.

Besinlerin Saklanması

Gıdaların saklanmasındaki temel amaç, mikroorganizma üremesini engelleyip, besinlerin bozulmasını önlemektir.

Bakteriler, genel olarak nötr ortamlarda daha iyi çoğalır ve yaşarken, asidik veya alkali ortamlar ise bakterilerin üremesini engeller. Pişirme, konserve yapma, kurutma ve suyundan arındırma, koruyucu katkı maddeleri, soğutma, dondurma, pastörizasyon gibi yöntemler, gıdaların güvenilir bir şekilde saklanması için kullanılan temel yöntemlerdir.

Besinlerin dondurularak saklanması, günümüzde derin dondurucuların da yardımıyla en güvenli koruma yöntemi olarak kullanılmaktadır. Özellikle meyve ve sebzeler, mevsiminde alınıp dondurucularda saklandığı zaman, daha lezzetli ve sağlıklı şekilde kalır.

En Doğru Gıda Saklama Yöntemleri

Eğer ki yiyecekler doğru bir şekilde depolanmazsa; doku, lezzet, renk ve besin bileşimlerinde bozulmalar görülür. Depolama iyi yapılmazsa; etlerde kas lifleri kısalıp sertleşebilir, meyvelerde süngerimsi doku oluşup yumuşama olabilir. Lezzet açısından bakıldığında ise gıdaların aromasında değişmeler görülür. Örneğin; doğru bir saklama olmadığı takdirde, ette myoglobinin metmyoglobine dönüşmesiyle etin kırmızı rengi kahverengiye dönüşür, meyve ve sebzelerin renginde ise sararma ile birlikte küflenme oluşur.

Özetlemek gerekirse;

Besin değeri açısından zengin, en az mikroorganizma (bakteri vb.) içeren, bol vitamin ve mineral bulunduran, canlı, lezzetli ve görünüş bakımından iyi olan besinler tüketmek istiyorsak; hazırlama ve saklama aşamalarındaki önemi farketmeli, davranışlarımızı bu yönde değiştirmeli, geliştirmeliyiz.


Güler, D. D., & Çobanoğlu, Z. (1994). Besin Kirliliği. Ankara: Aydoğdu Ofset, Sağlık Bakanlığı.
Prosekov, A. Y., & Ivanova, S. A. (2018). Food security: The challenge of the present. Geoforum , 73-77.
Tanner, D. (2016). Impacts of Storage on Food Quality. Start Afresh Limited , 1-4.
TOPÇU, A. A., KÖKSAL, E., & BİLGİLİ, N. (2003). 15-49 YAŞ GRUBU EV HANIMLARININ BESİN HAZIRLAMA, PİŞİRME VE SAKLAMA YÖNTEMLERİ KONUSUNDA BİLGİ,TUTUM VE DAVRANIŞLARINA YÖNELİK BİR ARAŞTIRMA. TÜRK HİJ DEN BİYOL DERGİSİ , 1-10.


Exit mobile version