Nar Nedir? Faydaları Ve Zararları Nelerdir?

Besinin Adı
Türkçe: Nar
İngilizce: Pomegranate
Latince: Punica Granatum L.

Vatan ve İklimi:
Kurak ve yarı kurak bölgelerde yetişebilen nar, uzun ömürlü ve dayanıklı bir bitkidir. Akdeniz ülkelerinden Türkiye, Mısır, Tunus, İspanya ve Fas da yaygın olarak yetiştirilmesinin yanı sıra, İran ve Hindistan’da da yetiştirilmektedir.

Bitkisel Özellikleri:
Bir dut olarak kategorize edilen nar, kendi botanik ailesi olan Punicaceae’ye aittir. Yüzyıllar boyunca; yaşam, sağlık, uzun ömür, doğurganlık, ölümsüzlük, bilgi, ahlak ve maneviyatın sembolü olan nar, Lythraceae familyasının (Kınagiller), Punica cinsine ait çok yıllık bir bitkidir. Yüksekliği 1-5 m.’yi bulan nar ağacının, yaprakları 3-7 cm uzunluğunda ve 2 cm genişliğinde, dikdörtgen yapıdadır. Çapı 3 cm olan, parlak kırmızı, turuncu veya pembe renklerde, 4-5 yapraklı çiçekleri vardır. Nar ağacının meyvesi, 5-12 cm çapında, yaklaşık 200 gr ağırlığında, yuvarlak bir altıgen şekle sahiptir. Meyvenin tohumları çevreleyen kalın derisi, yaklaşık 600 arteri kaplar.

Faydaları ve/veya Zararları:
Güçlü bir antioksidan olan nar; flavonoidler (p vitamini), antosiyaninler, punktik asit, ellagitanninler, alkaloidler, fruktoz, sükroz, glukoz, basit organik asitler ve diğer bileşenler bakımından zengin bir meyvedir. Yüksek tansiyon, kolesterol ve kan şekeri ile, oksidatif stres ve inflamatuar aktiviteleri de içeren, çeşitli hastalıkların risk faktörlerini önleyebileceği veya tedavi etmeye yardımcı olabileceği bilinmektedir. Ayrıca, yara iyileşmesinde ve üreme sistemine faydalıdır.

Narın bazı bileşenlerinin (polifenoller, antosiyanin, tanin gibi); potansiyel antioksidan, antiinflamatuar, antiaterojenik, antihipertansif ve antikanserojenik etkilere sahip olduğu bildirilmiştir. Çeşitli kanser türleri, kardiyovasküler hastalıklar, osteo ve romatoid artrit ve birçok hastalıkların önlenmesi ve tedavisinde kullanılabilir.

Nar ekstrelerinin, olumsuz hücre büyümesini önleyerek ve anti-kanserojen etkilere neden olabileceğini bildiren çalışmalar mevcuttur.

Nar suyu; bağışıklık sistemini güçlendirerek, enfeksiyonlara karşı vücudun dirençli olmasını sağlarken, aynı zamanda, kanın antioksidan kapasitesini arttırma gücü, yeşil çaya göre 10 kat daha fazladır. İçilen 100 ml nar suyu, günlük alınması gereken C vitamini miktarının %16’sını karşılar. Araştırmalar, nar suyunun prostat ve cilt kanserine karşı koruyucu olabileceğini göstermiştir.

Bilgilendirme:
Farklı kullanım alanlarına baktığımızda; nar ekşisi olarak, et terbiyelemede veya salatalarda kullanılırken, ishal durumunda mideyi kuvvetlendirmek ve çarpıntı problemlerinde nar çayı tüketildiğini görebiliriz. Dünya mutfağında nar ile yapılan yemekler de mevcuttur. Domatesin bulunmadığı yıllarda İran’da nar şurubu kullanılmıştır. Ayrıca; güllaç, aşure gibi tatlı süslemelerinde kullanıldığı gibi reçel, çorba vb. olarak da tüketilmektedir.

100 gram Nar’ın besin değerleri:

CHO
(g)
Na
(mg)

I
(µg)

Vit. A
(µg)
16,1 2 1,5 7
Protein
(g)
K
(mg)
F
(µg)
Vit. C
(mg)
0,7 220 20 7
Yağ
(g)
P
(mg)
Fe
(mg)
Vit. B³
(mg)
0,6 17 0,5 0,5
Kalori
(kkal)
Ca
(mg)
Mg
(mg)
Lif
(g)
75,5 8 3 2,2

 


Zarfeshany, A., Asgary, S. and Javanmard, S.H. 2014. Potent Health Effects Of Pomegranate, Advanced Biomedical Research

Okumuş, G., Yıldız, E. ve Bayizit, A.A. 2015. Doğal Antioksidan Bileşikler: Nar Yan Ürünlerinin Antioksidan Olarak Değerlendirilmesi , Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, Cilt 29, Sayı 2, 203-214

Şimşek, M. ve İkinci, A. 2017. Narın (Punica granatum L.) İnsan Sağlığına Etkileri, Harran Tarım ve Gıda Bilimleri Dergisi 21(4): 494-506


Exit mobile version