Fransız kimyager Bernard Courtois tarafından, 1811’de keşfedilen iyot, periyodik cetvelin halojenler grubunda yer alan bir elementtir. İnsan ve hayvan vücudunda tiroid hormonlarının çalışması için gerekli olan önemli bir mineraldir.
Tiroid fonksiyonlarının normal işleyebilmesi için tavsiye edilen günlük iyot alımı; bebeklerde 90 µg/gün, 6-12 yaş çocuklarda 120 µg/gün, yetişkinlerde 150 µg/gün, gebelik ve emziklilik durumunda ise 200 µg/gündür.
İyot Yetersizliği Nedir ve Belirtileri Nelerdir?
Diyetle alınan iyot miktarı yetersiz kaldığı zaman, gelişimsel, fonksiyonel ve bilişsel bozukluklar ortaya çıkarabilir. Özellikle gebe kadınlarda, yetersiz iyot tüketimi sebebiyle; düşük, ölü doğum, bağışıklık yetersizliği, düşük ağırlıklı doğum, bebekte guatr ve hipotiroidi, dilsizlik, sağırlık gibi rahatsızlıklar ortaya çıkabilir.
Diyet ile yetersiz iyot alındığında; vücut ısısında düşüş, tırnakların zayıflaması, halsizlik, yorgunluk, dilde şişlik, soğuk el-ayaklar ve ciltte soluk renk belirtileri görülebilir.
İyot yetersizliğinin en ağır hali ise kretenizmdir. Kretenizm, zeka geriliği ile aynı anlama gelmektedir. Yapılan çalışmalarda; iyot eksikliğinin belirgin olduğu kesimlerde, her 100 kişiden 10‘unda kretenizm olduğu görülmüş ve dünyada 6 milyonun üzerinde insanın bu hastalığa sahip olduğu bildirilmiştir.
İyot alımını arttırmanın en kolay yolu kullandığımız tuzların iyotlu olmasıdır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), günlük tuz tüketimin 5 gramın altında olmasını önermektedir. Türkiye’de, bölgelere göre farklılık göstermekle birlikte tuz tüketimi önerilen miktarların yaklaşık 2,5-3,5 katı kadardır.
Tiroid Bezinin Görevleri Nelerdir?
Tiroid bezi; trioglobülin türevi hormonları salgılar ve bu hormonların salgılanmasında iyot önemli rol oynar. Tiroid bezi iyotu alarak depo eder yada protein-iyot yapısında olan tiroksin (T4)* ile triodotronin (T3)* hormonlarını salgılar. T3 ve T4 hormonları iyot yetersizliğinde yetersiz üretilir ve bu durum, bazal metabolizma hızında düşüşe sebep olarak çeşitli rahatsızlıkları ortaya çıkarır.
Eğer tiroid bezi fazla çalışırsa, bazal metabolizma hızı normalin üzerine çıkarak kişilerde kalp çarpıntısı, yüksek ateş, sinirlilik gibi belirtilere yol açar. Tiroid bezi fazla çalışan kişilerin enerji ihtiyaçlarında da artış meydana gelir ve fazla yeme isteği ortaya çıkar.
Guatr Nedir?
Guatr, iyot eksikliğinin en önemli sebeplerinden olup tiroid bezinin aşırı büyümesi anlamına gelir. Guatr başlangıçta bazı kişilere rahatsızlık vermezken, hastalığın ileri dönemlerinde, tiroid bezinin aşırı büyümesiyle, nefes borusuna baskı yaparak boğulmalara neden olabilir.
İyot yetersizliği, günümüz dünyasında görülen en önemli mikro besin yetersizliklerinden biri olup guatr, endemik kesimlerde en sık görülen endokrin hastalıktır.
Tiroid dokusu hacimce büyümesi yani guatr, toplumun %5‘inden fazlasında guatrojenik besinlerinin sebep olduğu iyot yetersizliğinden meydana gelebilir. Guatrojenik besinlerdeki bazı maddeler, iyodu bağlayarak tiroid bezi tarafından kullanılmasını engeller. Guatrojenik besinlerin tüketimine bağlı gelişen guatra endemik guatr da denilmektedir.
Başlıca guatrojenik besinler ise şunlardır;
- Kara lahana
- Brüksel lahanası
- Karnabahar
- Şalgam
- Turp
- Soya fasulyesi
Selenyum ve İyot İlişkisi Nedir?
Selenyum yetersizliğinin, iyot eksikliğinin şiddetini arttırdığı bilinmektedir. T4 hormonunun kendisinden daha etkin olan T3’e dönüşümünü sağlayan deiyotinaz enziminin çalışabilmesi için selenyum gereklidir. Selenyum için en iyi kaynaklar ise balık, mantar ve ettir.
İyot Yetersizliğini Önlemek İçin Genel Öneriler
- İyotlu tuz kullanmak iyot eksikliğinin önüne geçmede en önemli adımdır.
- Yemeklere tuz katarken iyot kaybını önlemek adına, tuzu yemeği ocaktan almaya yakın atmak faydalı olacaktır.
- E vitamininiden zengin beslenme, iyot emilimini artırır. Günde 1-2 yemek kaşığı kadar taze öğütülmüş keten tohumunu sebze yemeklerinize, salatalara ve çorbanıza yemek piştikten sonra ilave edip tüketmeye çalışın.
- Tiroid fonksiyonlarını azaltan; beyaz lahana, kara lahana, karnabahar, brokoli, turp, brüksel lahanası, hardal, soya fasulyesi, yer fıstığı gibi besinlerin aşırı tüketiminden kaçının. Bu besinleri, özellikle çiğ olarak tüketmek yerine pişirerek tüketmeniz, guatrojenik etkiyi azaltacaktır.
- Tiroid hastalıklarında en fazla görülen problem ödem olduğu için, su tüketiminizi asla ihmal etmeyin, günde 2-2,5 lt su içmeye çalışın.
- Sebze ve meyveleri mevsiminde ve taze tüketin.
- Omega-3’ün tiroid fonksiyonlarını düzenleyici etkisi sebebiyle daha fazla balık tüketmeye çalışın. Haftada en az 2 kez balık, diğer günlerde ise derisiz tavuk, hindi ve yağsız kırmızı et tüketin.
Tiroksin (T4): Yapısında iyot bulunduran bir hormondur. En önemli görevi, bütün dokularda oksijenli solunumu hızlandırarak, genel metabolizmayı arttırmaktır.
Ali Okuyucu, H. A. (2012). İyot Metabolizması. Journal of Experimental and Clinical Medicine , 277-279.
Alphan, P. D. Hastalıklarda Beslenme Tedavisi. Ankara: Hatipoğlu Yayınları.
Baysal, A. (2014). Hormonlar ve Metabolizma. A. Baysal içinde, Beslenme (s. 103-152). Ankara: Hatiboğlu Yayınları.
Kiwanis International. İyot Eksikliği Nedir? Neden İyotlu Tuz Kullanılmalı?
Knobel, M., & Medeiros-Neto, G. (2004). Crônica de Iodo. Arq Bras Endocrinol Metab , 53-61.
T.C. Sağlık Bakanlığı. (2016). Mineraller İçin Önerilen Yeterli Alım Miktarları, Tuz. Türkiye Beslenme Rehberi(TÜBER) . Ankara.